Ev kokusu deyince şu balık kokusu, çöp kokusunu o kadar bastırır ki gözleriniz kapalıyken yanınızda olsa anlamazsınız diyen hava temizleyici reklamları gelebilir.
Ancak ondan bahsetmiyorum...
Bazı kokular vardır, ne kadar uzun zaman geçse de size bazı anıları çağrıştırır. Bazen unutmak için çok çaba sarf ettiğiniz, bazen ise verdiği duyguyu unutsanız dahi yüzünüzde tebessüm bıraktıran anılar...
İşte bu kokulardan size evi çağrıştıran nedir?
Aslında öncelikle “ev” kavramını tanımlamak gerekir.
Ev, kendin olmaktan çekinmediğin, rahatlayıp gardını düşürdüğün, zamanın durduğu, kendinle ilgili önemli kararları aldığın alandır.
Aslında sadece alan da değildir. Bazıları için bu bir mekan bazıları için bu yanında bulunması gereken bir kişi ya da yalnızca kendisi olabilir.
Bence bu soru özellikle evcimen olanların işine yarayabilir.
Ayrıca bazılarının sandığının aksine evcimen olman her zaman asosyal anlamına da gelmez. Bence evcimen olan insanlar toplumda maske takmayı becermek konusunda zorlananlardır.
Kendi ilgi alanlarına, kafa yapılarına uygun bir ortamı kendi “ev”lerinde yaratmışlardır.
Kendi evinizi düşünün.
İlk aklınıza gelen nedir?
Çok seyahat edenler için yada mekan değişikliği yapacak kişiler için bir nesneyi ya da kişiyi taşımak imkansız olacaktır. Peki huzur bulduğunuz o ortamı nasıl yanınızda taşıyabilirsiniz?
İşte bu soru başta sorduğum soruyu tekrar getiriyor akla. Hangi koku “ev” gibi kokar? Sizin “ev”kokunuz nedir?
Sanırım benim için “soğanlı-salçalı” yemek kokusu evi çağrıştırıyor. Türk kültüründe büyümüş biri için normal bir cevap sanırım.
Peki her kebapçı gibi kokan yere evim diyebilir miyim? (Bu soruyu karnım açken tekrar sorun.)
Tabi ki Hayır.
Bu yüzden kendi sorunuza her koşulda değişmeyecek bir koku tespit etmenizi tavsiye ederek bu günlük sizi soru işaretleriyle başbaşa bırakarak yazımı bitiririm.

(Nediyoo.com(2016) köşe yazısıdır.)